REFİK DEMİRAY
SEVGİ EMEK İSTER.
Refik hocayı 1978-79’lardan tanıyorum. Kız kardeşimin ve onun yaşıtları olan 1970 doğumluların ilkokul öğretmenidir.
Uzunköprü-Alıç köyündendir. Babası da zamanın köy enstitüsü mezunu eğitmenlerindenmiş. Refik Hoca 1949 doğumludur. Ortaokuldan sonra kazandığı Edirne Erkek Öğretmen Okulu mezunudur. Onların zamanında Öğretmen Okulları üç yılda mezun veriyordu, dört yıla çıktı, 1975 yılında da Öğretmen Lisesine dönüştürüldüler. 1976 yılında okula kaydolanlar artık mezun olunca öğretmen olamayacaklardı. Sadece Eğitim Enstitülerine ve Yüksek Öğretmen Okullarına kayıtta, Üniversite sınav puanlarına ek puan eklenecekti. Sonraki yıllarda tamamen lav edildiler. Sadece Üniversitelere bağlı4 yıllık Eğitim Fakülteleri olarak devam ettiler. 1940’larda Türkiye’nin aydınlanması, okuma yazar oranının arttırılmasında önemli fonksiyonları olan Köy Enstitüleri artık sadece tarihçilerin araştırma konusu olarak eğitim tarihimizdeki yerlerini aldılar. Artık zeki köy çocuklarının gidip eğitim alıp köyüne dönüp orayı aydınlatma ihtiyacı ortadan kalkmıştı! baştakiler için.
Refik Hocamız 1966 yılında girdiği Edirne Erkek Öğretmen Okulu’ndan 1970 yılında mezun oldu. İlk görev yeri olarak Zonguldak, Çaycuma, Akpınar köyünde altı yıl görev yaptı. İlk görev yıllarında dört yıl bekar olarak çalıştı beşinci yıl yani 1974 yılında Kırcasalih’ten kendisi gibi ilkokul öğretmen, Nurdane hanım ile evlendi. İki yıl daha orada kaldıktan sonra köyümüz ilkokulu öğretmeni olarak tayin edildiler. Yıl 1976 idi. Oğulları Özgür Barış Zonguldak’taki görev yerlerinde dünyaya geldi. Neredeyse iki yaşının ikinci yarısında köyümüze geldi.
Özgür an itibarıyla emekliliği hak etmiş bir Edebiyat öğretmeni olarak Edirne Sosyal Bilimler Lisesinde görevine devam etmektedir.
Balıkesir -Necatibey Eğitim Fakültesi 1998 mezunudur. Görev yerleri sırasıyla Edirne Merkez, Keşan Fen Lisesi Müdürlüğü yapmıştır. Hali hazırda Edirne merkezde görev yapmaktadır. Evli ve bir kız çocuğu babasıdır. Eşi Duygu hanım da Matematik öğretmenidir. Kızlarının adı Ayliz’dir.
1979 doğumlu kızları Gizem köyümüzde dünyaya geldi. o da abisi gibi Edebiyat öğretmenidir. Trakya Üniversitesi mezunudur. Edirne Fen Lisesinde görev yapmaktadır. Beren isminde bir kız çocuğu vardır.
Refik Hocam 1980 yılında köyümüzden Keşan’a tayin olmuştur. Daha sonra İpsala Sultanköy İlkokulu, Ardından Edirne Hacı İlbey İlkokulunda meslek hayatını tamamlayıp emekli olmuşlardır. Halen Edirne’de yaşamaktadır. Yazları köye dönüp tarımsal faaliyetlerini sürdürmektedirler oğlu Özgürle birlikte.
21 şubat 2024 Çarşamba günü akşama doğru Uzunköprü’den köye henüz yeni gelmiştim telefonum çaldı. Arayan Edirne’den Hasan Taşkın kardeşimizdi.
– Hocam sana bir güzellik yapayım, yazıların için bir öğretmenimizi daha bulduk, tanıştık,
kendisini veriyorum, dedi. Çok mutlu oldum. Uzun zamandır Alıç köy muhtarlığı sayfasındaki telefonu bile arayı Refik hocam hakkında bilgi arıyordum. Lakin ulaşamamıştım. Gökte ararken yerde buldum. Yeri gelmişken Hasan kardeşime de teşekkürlerimi sunayım.
Hal hatır sorduk, birbirimize kendimiz tanıttık kısaca. Daha sonra kendisini tanıtan bir yazıyı yazmak üzere bilgi almak için arayacağımı belirttim. Sevindi, bekleyeceğim aramanı, dedi. Bugüne kısmet oldu.
Önce resmi bilgileri aldık. Sonra özel konular, köyle ilgili anılara sıra gelince muhabbet uzadıkça uzadı.
Babamı, beni, kooperatif katipliği yaptığımı, BMC traktörümüzü hatırlıyordu. Kardeşim Refiye zaten öğrencisiydi haliyle tanıdı ismen de olsa.
– Avcılığınız hala köyde konuşulanlar arasında, dedim.
-Haklısın, konuşulur, dedi. Akşam ders çıkışı serpmeyi aldığım gibi Karantı eteklerinden Ergene boyunca, köprüye gider balık avlardım, dedi. Haklı o yıllarda henüz sularımız ve havamız temizdi. Balığı balıkçı tezgahlarından değil nehirden tutar yerdik.
Uçar ve güme avcılığımız da vardı. En çok da Çıpaların Üzeyir (Özdilek) le avlanırdım. Onda çifte. Bende tekçe gümedeyiz, çok ördek olduğu bir gece “tan tüfek, pat ördek üç fişekte on üç ördek”, dedi. Telaştan ipteki müreleri bile toplamaya başlamışım. Üzeyir hem gülüyor, hem,
-Hocam onlar kalsın, diyor, diye anlattı geçmişin güzelliklerini.
Kadir Engin, Kadir Bozkurt, Halim Şahin diğer avcı komşularımız ve arkadaşlarımızdı, dedi.
27.02.2024/İZMİT