EDİRNE ADASARHANLI KÖYÜ

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Anılar
  4. »
  5. BİZİM NASRETTİN

BİZİM NASRETTİN

Enver Erkan Enver Erkan -
742 0

VEYSEL ÇAĞLAYANDAN BABASININ ANISINA.

KAÇ NASRETTİN GEÇTİ BU ALEMDEN/KÖPRÜDEN

Nasrettin bir yaz günü tarlasında yetiştirdiği kuru fasulyeleri satmak üzere traktörle Uzunköprü’ye gider. Borsada malına alıcı tüccar çıkmaz. Birkaç tüccara elinde numune ile gider fiyat sorar. Ancak bu yıl nasıl sanki insanlar pirinç yemiyor gibi çeltikler satılmıyorsa o yıl da tüccarlar fasulye almakta nazlanmaktadır. Bir iki gün Uzunköprü’de geçirip numunelerini tüccarlara göstermeye devam eder. Bakar fasulyelere alıcı çıkmaz, daha fazla beklemekle bir şey elde edemeyecek, demiş iyisi mi ben köye döneyim haftaya gelir tekrar borsaya çıkarırım numuneyi. Bu düşünce ile fasulye çuvallarının içinde olduğu römorku bir tanıdığa emanet edip köye dönmek üzere yola çıkar. Meriç üzerinden köye dönmek için tek yol meşhur Uzunköprü’den geçmek gerekir. Tam köprünün sonuna yaklaştığında polislerin yolu kestiğini görür. Nasrettin de ne ehliyet, ne plaka vardır. Yapacak bir şey kalmadığını anlayınca traktörü geri vitese takarak köprü üzerinde gerisin geri giderek Uzunköprü içine ulaşmaya çalışır. Sonra ya akşamı bekleyecek ya da Kurtbey üzerinden köye gelecektir. Ne var ki köprü bitip şehre vardığında önünde-arkasında biriken araç kalabalığını fark eden sabit polis devriyesi Hoca’yı durdurur. Hayırdır kardeş ne bu halin niye geri geri sürüyordun deyince:

– Kendimi deniyorum memur bey! cevabını alır.

– Nasıl yani ne yönden kendini deniyorsun? deyince de.

-Köprü üzerinde ön ön herkes traktör sürebiliyor bu dar köprüden bakalım geri geri geçebilecek miyim? diye kendimi deniyorum, demiş.

Herhalde bu zeka karşısında aklını ceza kesmekle bozmuş polis olmayacağından Hoca’ya bir güzellik edip.

– Hadi kaybol şuradan deyip yol vermiş olsa gerektir. Gönlümüzden geçen bu.

14.07.2023/İZMİT

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir