EDİRNE ADASARHANLI KÖYÜ

  1. Anasayfa
  2. »
  3. Anılar
  4. »
  5. BAYRAM OLA

BAYRAM OLA

Enver Erkan Enver Erkan -
317 0

BAYRAM OLA

            Bugün cuma işten çıkan eşyasını arabasına koyduğu gibi Anadolu’ya baba ocağına veya tatil beldelerine doğru yola çıktı bile.

Aslında bu yazıyı yarın yazacaktım. Lakin Ankara-İstanbul otobanını gören evimin penceresinden gördüğüm manzara yazıyı erken kaleme almama sebep oldu. İzmit tünelleri bittikten sonra Bekirdere rampalarından aşağı süzülen araçlar adeta bir birine değerek ilerliyor. Herkesin bir teleşı, bir acelesi var ki sormayın. Bir an önce Adapazarı yol ayrımını daha sonra da Bolu dağını-tünellerini aşmak için bu acelenin sebebi. Saat erken olmasına rağmen üç gündür bunaltan yağmur havası sonunda İzmit üzerine gelip inceden lakin fırtınalı bir hava ile yağmaya başladı. Gökyüzü de kapandı. O yüzden arabaların kısa farları yanıyor. Yolda adeta bir ışık seli oldu, akıyor. Ah o arada özellikle kamyonlar olmasa daha da hızlanacaklar da kamyonlar biraz engelliyor işi yokuş aşağı da olsa. Adamın yükü ağır. Otobüsler zaten arabalardan daha hızlı desem yeri. Bir an önce yolcuyu indirip İstanbul’a geri gelecek, ek seferleri kondu deniyor haberlerde. Allah herkese sağlıkla tatilini yapıp dönmeyi nasip etsin inşallah.

Edirne’de öğrenciliğimde okulun camından E-5 i seyrederdim. İnsanlar ta Hollanda’ya Almanya’ya ve diğer Avrupa ülkelerine giderlerdi. İş için, daha iyi yaşamak için. Ben de tatil veya cuma gelsin de köye gideyim diye Uzunköprü yönüne giden minibüs ve otobüslere bakardım bir de, en çok.

İstanbul’da öğrenci iken akşam yürüyüşlerimizi bazen yine E-5’in evimize yakın olan bölümüne doğru yapardık. Köprü üzerinde durup geçen araçlara bakardım. Edirne’ye giden bir otobüs firması hayali ile. Belki görürüm deyip.

Bilecik’te acemi birliğimi yaparken E-5 kışlada eğitim alanımızın görüş açısındaydı. Ben bol bol otobüs seyrederdim aralarda.

Manisa Kırkağaçtaki usta birliğimde nöbetimi 18-20 ye yazdırdım ki tel örgünün dışındaki yoldan geçen araçları seyredeyim ve onlarla gideyim isterdim. Ne şoför, ne muavin, ne de diğer yolcular fark ederdi bazen boş bir koltuğa oturup gittiğim olurdu hayalimde durdurduğum arabalara.

Gebze’de çok defa üst geçitten E-5’te yolculuk hallerini fotoğraflamışımdır. Hatta Gebze yıllarımda oturduğum evlerden biri E-5 yakınındaydı. İlk zamanlar evin balkonundan seyredebiliyordum, lakin sonra yeni yapılan çok katlı binalar bu zevkimi engelledi. İzmit’te ev tutarken yola yakın olmalı benim yaşayacağım yer deyip otogara yakın bir ev denk getirdik. Sonra kendi evimizi alırken yine aynı semtten ama bu kadar da otoban içinde olacağını düşünmedik tesadüfen oldu. Her gelip geçenle aylak olunca biraz yolculuk etme keyfini yaşıyorum ben de.  Hatta kamyonlar korna yapınca

-Bu bizim Ahmet bacanak olabilir, deyip.

Aleykümselam, sana da hayırlı yolculuklar beya, diyorum.

Benim kadar vücudu başka yerde olup aklı memleketinde köyünde olan az insan vardır. Duygularımla değil de aklımla yaşamayı ön planda tutabildiğim için vaziyeti idare ediyorum.

Anne baba ölünce sen anne baba oluyorsun, gelen giden sana geliyor artık. Evet önceki gün gidip küçük kızımı aldık. Benim bir süre daha uzun yolda araba kullanmam mümküm görünmüyor. O yüzden komşum Koray hoca sağ olsun kırmadı.

  • Hay hay hocam. Sıkıntı yok, gideriz, dedi. Gittik. Alt tarafı yüz km yol neredeyse

dört saati geçti. İstanbul trafiği. Ve azıcık da torunu görmek için durduk. Onlar bayramın son günü ancak günü birlik gelecekler. Çalışan insanlar sonuçta. Dünürün taşınması vs.nedenleri var. Olsun yine de geleceklerini bilmek, bayrama ayrı bir hava katıyor. Gelmeleri güzel de dönüşleri şimdiden üzücü. Annem yıllarca bu sevinci ve hüznü bir arada yaşadı. Her defasında:

Hani, o bırakıp giderken seni

Bu öksüz tavrını takmayacaktın?

Alnına koyarken vedâ busemi,

Yüzüme bu türlü bakmayacaktın?

 

Dizeleri dile gelirdi içimde. Anneme ve bize bir dahaki tatili, bayramı beklemek düşerdi. Şimdi o sırasını savdı bize düştü.

Kız kardeşim yarın gelecek olan kızı, damadı ve torunu için tatlı yapmadan olmaz deyip ilçeye malzeme almaya gidiyordu. Afiyetle, ağız tadıyla yemek nasip olsun. Biz hazır aldık. Yarını bile beklemedik. Hanım yarın elimiz değmez, aşka işler var, hazır gelmişken alalım, dedi. Aldı. İyi oldu. Abi bizde öyle … tatlısına dayanamayanlar gurubundanız bir, çok şükür.

Her hanede günler öncesinden başlayan bir tatlı telaş var zaten. Camlar bile ayna oldu. Lakin yağmur iyi olmadı. Yarın gene bir üstten geçmek gerekebilir.

Ramazan ayı bitti. Köyümüz gurbette çok insanı olan bir yer. O yüzden görüştüğüm pek çok tanıdık tabii gideceğiz, diyor. Hatta kışlıkçılar bile zaten yaz geldi, havalar ısındı, işler de başladı, başlayacak. Hazırlıklar yapılmalı. O yüzden bayram kalabalığı ile artacak olan köy nüfusu bayram sonrası da biraz kalabalık kalacaktır. Hadi hayırlı bayramlar dostlar.   Tekrarına kavuşmak nasip olsun inşallah.

28.03.2025

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir